Atriyal Septal Defekt (ASD), kalbin üst iki odası olan sağ atrium ile sol atrium arasında bulunan atriyal septum adı verilen duvarın, normalde olması gerekenden daha büyük veya delikli olduğu bir kalp defektidir. Bu durum, sağ ve sol atrium arasında kanın gereğinden fazla karışmasına yol açabilir. ASD genellikle doğuştan gelir (konjenital) ve çocukluk döneminde fark edilebilir, ancak bazı durumlarda yetişkinlikte de teşhis edilebilir.

ASD’nin büyüklüğüne ve konumuna göre semptomlar ve komplikasyonlar değişebilir. Küçük ASD’ler genellikle semptomsuz olabilir veya hafif semptomlara neden olabilir. Ancak büyük ASD’ler, kanın odalardan aşırı karışmasına ve akciğerlere daha fazla kan pompalanmasına yol açarak zamanla akciğer basıncını artırabilir. Bu durum “pulmoner hipertansiyon” adı verilen bir komplikasyona yol açabilir.

ASD’nin semptomları bireyden bireye değişebilir, ancak şu belirtiler görülebilir:

  1. Nefes Darlığı: Özellikle egzersiz yaparken veya fiziksel aktivite sırasında nefes darlığı hissedebilirsiniz. Bu durum, akciğerlere fazla kanın gitmesinden kaynaklanabilir.
  2. Yorgunluk ve Halsizlik: Kalp, vücuda yeterli oksijen ve besin maddesi taşıyamadığında yorgunluk ve halsizlik hissi ortaya çıkabilir.
  3. Hızlı veya Düzensiz Kalp Atışı: Büyük ASD’ler, kanın kalpten odalara hızla geçmesine neden olabilir, bu da hızlı veya düzensiz kalp atışlarına yol açabilir.
  4. Göğüs Ağrısı veya Rahatsızlık: Büyük ASD’ler bazen göğüs ağrısı veya rahatsızlık hissine neden olabilir. Bu semptom, kanın akciğerlerden kalbe dönüşünün artmasından kaynaklanabilir.
  5. Siyanoz (Morarma): Büyük ASD’lerde, yetersiz oksijenlenmiş kanın vücuda pompalanmasına bağlı olarak dudaklar, tırnaklar veya ciltte hafif bir morarma (siyanoz) görülebilir.
  6. Sık İdrara Çıkma: Bazı hastalarda büyük ASD’ler, böbreklere daha fazla kan pompalandığı için sık idrara çıkma görülebilir.
  7. Kilo Kaybı (Çocuklarda): Büyüme çağındaki çocuklarda büyük ASD’ler kilo alımının yetersiz olmasına ve kilo kaybına neden olabilir.
  8. Solunum Yolu Enfeksiyonları: Büyük ASD’ler, akciğerlere daha fazla kan pompaladığı için solunum yolu enfeksiyonlarına yatkınlığı artırabilir.

Küçük ASD’ler genellikle semptomsuz olabilir ve rastlantısal olarak başka bir sağlık sorunu nedeniyle fark edilebilir. Eğer yukarıdaki belirtilerden herhangi birini yaşıyorsanız veya çocuğunuzda bu tür semptomlar fark ediyorsanız, bir doktora başvurmanız önemlidir. Doktorunuz gerekli testleri yaparak durumu değerlendirecektir.

ASD teşhisi genellikle fizik muayene, elektrokardiyogram (EKG), ekokardiyografi (ekokardiogram) gibi görüntüleme testleri ile konulur. Tedavi, ASD’nin büyüklüğüne, semptomlara ve komplikasyon riskine bağlı olarak belirlenir. Küçük ASD’lerde tedavi gerekmeyebilir, ancak büyük veya semptomlara neden olan ASD’ler cerrahi veya kateter bazlı işlemlerle düzeltilmesi gerekebilir.

ASD tedavi edilmezse ve büyürse, pulmoner hipertansiyon, kalp kapaklarının zarar görmesi, ritim bozuklukları gibi ciddi komplikasyonlar gelişebilir. Bu nedenle, ASD teşhis edildiğinde düzenli takip ve gerektiğinde uygun tedavi yaklaşımları önemlidir.

Atriyal Septal Defekt (ASD) tedavisi

Atriyal Septal Defekt (ASD) tedavisi, defektin büyüklüğüne, semptomların ciddiyetine, hastanın yaşı ve genel sağlık durumuna bağlı olarak belirlenir. Tedavi yaklaşımları şunlar olabilir:

  1. İzlem ve Gözlem: Küçük ASD’ler genellikle semptomsuzdur ve ciddi komplikasyon riski düşüktür. Bu durumda doktorunuz düzenli kontrollerle hastayı izleyebilir. Semptomlar veya komplikasyonlar gelişmezse tedavi gerekmeyebilir.
  2. Cerrahi Tedavi: Büyük ASD’ler veya semptomlarla ilişkili olan durumlarda cerrahi tedavi düşünülebilir. Cerrahi tedavide, kardiyotorasik cerrahi uzmanı tarafından göğüs kafesini açarak ASD’nin kapatılması işlemi gerçekleştirilir. Bu işlem genellikle göğüs kafesinde büyük bir kesiyi içerir. Cerrahi ile ASD kapatılması genellikle kalıcı bir çözüm sağlar.
  3. Kateter Bazlı Tedavi (Amplatzer Duct Occluder veya Amplatzer Septal Occluder): Bu yöntemde, ince bir kateter kullanılarak kalbinize girilir ve ASD’nin üzerine bir tür kapama cihazı yerleştirilir. Bu cihaz, defektin kendi dokusu tarafından büyüyerek ve kapanarak iyileşmesini sağlar. Bu yöntem daha az invazivdir ve genellikle cerrahiye göre daha hızlı iyileşme süresi sağlar.

Tedavi seçeneği hastanın özelliklerine bağlı olarak değişebilir. Doktorunuz, hastanın durumunu değerlendirdikten sonra en uygun tedavi seçeneğini önerir. Tedavi edilmeyen büyük ASD’ler zamanla kalp ve akciğer fonksiyonlarını etkileyebilir, bu nedenle tedavinin uygun zamanında yapılması önemlidir. ASD’nin türüne ve hastanın özelliklerine bağlı olarak tedavi planı belirlenmelidir.


Dış bağlantılar;

Atriyal Septal Defekt (ASD) nedir? – Memorial