Aşar, sözcük olarak Arapçada onda bir anlamına gelmektedir. Aşar vergisi ise Osmanlı Devletinde tarım ürünleri üzerinden alınan onda bir oranındaki vergidir. Tanzimatın ilanından önce tımar ve zeamet sahipleri tarafından tahsil edilip, yerel gereksinimler ve askerlerin beslenmesi için kullanılırdı.

Vergi, genel olarak onda bir olarak tahsil edilmekle birlikte, vergi yükümlülüğüne ve ürün türüne göre değişen oranların uygulandığı (%50’ye varan) görülmüştür. Vergi, üretilen ürünün bir kısmının alınmasıyla tahsil edildiği için imparatorluk dönemindeki ekonomik ve siyasi yapıya uygun düşmüş, verginin tahsilatı kolaylaşmıştır.

Vergi tahsilatı sırasında zamanla bir takım haksızlıklar yapılmış, verginin halk üzerinde bir baskı aracı haline gelmiştir. Bu sebeple yapılan değişiklik ve ıslahatlar sonuç vermemiş, verginin uygulamadaki sorunlarını gidermek mümkün olmamıştır.

İlkel bir vergi olarak görülmesine rağmen, kalkınmanın ilk adımlarında ve tarımın milli hasıla içindeki payının çok yüksek olduğu dönemde, tarım sektörü üzerindeki en önemli vergiydi. Cumhuriyet döneminde de bir süre yürürlükte olan aşar vergisi, 17 Şubat 1925 tarihinde kaldırıldı. Kaldırılmadan bir yıl önce 1924 yılında, 27.5 milyon lira ile devlet bütçesinin dörtte birini oluşturuyordu. Bu önemli katkısına rağmen, verginin köylü ve tarım ürünleri üzerinde yoğunlaşan aşırı yükünü azaltmak ve tahsilinden doğan haksızlıkları engellemek için kaldırılmıştır.


Ayrıca Bakın;

Dış Bağlantılar;