İlk defa Selçuklular tarafından kullanılan, genel anlamda gümüş parayı ifade eden para birimidir. Osmanlılarda 1341 yılında Alaadin Paşa tarafından Osmangazi’nin oğlu Orhan Bey adına ilk gümüş Osmanlı parası, beyaz sikke anlamına gelen “Akçe-i Osmani” adıyla basılmıştır. Akçe adı anlaşıldığı üzere beyaz olmasından gelir. İlk basılan akçe altı krat(90 ayar ve 1,154 gram) ağırlığındaydı ancak sonraki yıllarda günümüzdeki anlamı enflasyona uğrayarak ağırlığını koruyamamıştır.

On beşinci asırdan sonra günümüzdeki paranın karşılığı olarak kullanılan akçeye “lala yürgüç akçesi, avarız akçesi, geçer akçe ve kalp akçe” gibi çeşitli adlar verilmiştir. Bunların yanında akçenin değer düşüşüne uğraması sonucunda piyasada “züyuf akçe, kırpık akçe, kızıl akçe ve çil akçe” adları altında tedavül edilmiştir.

İlk basılan Osmanlı akçesi 90 ayar ve 6 kırat basılmıştır. Ancak Sultan Fatih Mehmed zamanında 5.4 kırat, II. Bayezid zamanında 3.5 kırat, II. Murad zamanında 2.5 kırat, I. Ahmed zamanında 1,5 kırat kadar düşerek günümüzde paranın enflasyona uğraması gibi enflasyona uğramıştır.

Düşük kırat akçeler zamanla asker ve halk arasında büyük kargaşalara sebep olmuş ve II. Osman devrinde bu düşük kıratlı akçeler toplatılarak yerine ceyyidü’l-ayar adı verilen yeni akçeler basıldı. Yine II. Osman döneminde Onluk Osmani adıyla 1 dirhem vezninde akçeler kestirildi. Ayrıca bu dönemde para adıyla ilk defa 5.5 kırat ayarında 4 akçelik gümüş sikke darp olundu.

  1. Süleyman zamanında akçe usulü kargaşalar yaratması sebebiyle terk edilmiş, yerine kuruş sistemi kabul edilmiştir.
  1. yüzyıldan itibaren akçe, nakit para karşılığı kullanılmıştır: Avarız akçesi, akçe kesesi, akçe tahtası, ak akçe, geçer akçe gibi.
  2. Yüzyıldan itibaren akçenin kıratı ve ayarı değiştirilerek, akçeler çil akçe, züyuf akçe, kalp akçe, kırpık akçe, meyhane akçesi, kızıl akçe gibi isimler aldı. Bunlardan başka mali işlerde kullanılan sağlam akçe ve çürük akçe gibi terimler vardı. Sağlam akçe bir paranın asıl değeri olan üç akçe üzerinden alınıp verilmesi, çürük akçe ise değeri üç akçe olan paranın dört akçe sayılmasıdır. Çürük akçe bakır para yerine de kullanılırdı
  3. XV. yüzyılda 30.000, XVI. Yüzyılda 20.000, XVII. Yüzyılda 40.000, XVIII. Yüzyıl başlarında 50.000 akçe bir kese olarak kabul edilmiştir. XIX. Yüzyıl ortalarında 1 kese akçe, 500 kuştu.

Ayrıca bakın;