Dolarizasyon (dolarlaştırma), bir ülkenin ulusal para birimi yerine Amerikan dolarının yaygın olarak kullanıldığı veya başka bir yabancı para birimi ile yerel ekonomide resmi veya gayri resmi olarak yapılan işlemlerdir. Bu durumda, dolar veya başka bir yabancı para, ülkede para birimi olarak kabul edilir ve halk tarafından günlük alım satım ve ödeme aracı olarak kullanılır.

Bazı ülkelerde dolarizasyon, ekonomik istikrarsızlık, yüksek enflasyon, para biriminin değer kaybı ve düşük güven düzeyi gibi nedenlerle ortaya çıkabilir. Halk, yerel para birimine olan güvenini yitirdiği için döviz (genellikle Amerikan doları) kullanmayı tercih edebilir.

Dolarizasyonun olumlu yönleri şunlar olabilir:

  1. Dış ticarette kolaylık: Dolarizasyon, dış ticaret işlemlerini kolaylaştırabilir, özellikle ülkenin önemli ticaret ortaklarının dolar kullandığı durumlarda.
  2. Enflasyon riskinden koruma: Yabancı para birimlerinin genellikle daha düşük enflasyon oranlarına sahip olduğu ülkelerde, dolarizasyon, yerel para birimi kullanarak enflasyon riskinden korunma amacıyla tercih edilebilir.

Ancak dolarizasyonun dezavantajları da vardır:

  1. Para politikası bağımsızlığının kaybedilmesi: Dolarizasyonda, yerel merkez bankası dolar üzerinde etkili bir para politikası uygulayamaz, çünkü para arzını ve faiz oranlarını doların kontrolü dışında belirleyemez.
  2. Mali krizlere karşı savunmasızlık: Dolarizasyon, yerel ekonomiyi dış şoklara karşı savunmasız hale getirebilir. Bir ülke, mali krizle karşılaştığında, yerel para birimine veya faiz oranlarına müdahale edemeyerek ekonomik sıkıntıları yönetme konusunda kısıtlamalar yaşayabilir.

Dolarizasyon, ülkeden ülkeye ve ekonomik koşullardan etkilenebilecek karmaşık bir konudur. Bazı ülkeler dolarizasyonu benimserken, diğerleri yerel para birimini korumayı tercih eder. Dolarizasyon, hükümetlerin ve merkez bankalarının ekonomik politika kararları üzerinde etkisi olan bir mesele olduğu için dikkatlice değerlendirilmelidir.

Dolarizasyonun sebepleri